sonunu dusunen kahraman olamaz ihihihihi

..Kendi benliğiyle olan küçük bir suç ortaklığı.  Tembel ve soğuk,  biraz kuruntulu,  fakat aslında çok uslu-akıllı bir adam ki,  durgun ve kımıltısız bir mutluluk yapmış kendine sinsice;   zaman zaman da yüksek düşünceler besleyip kendini haklı çıkarıyor... jean-paul sartre ( akıl çağı )

sonra...

yine çok konuşasım var.

cool.

uzun zaman oldu çok, yol gibiydi çizgiler vardı.
şekilden şekile direndim ya la.

sonra..

kısa zamanda back edition gibi bir projeye başlamayı planlıyorum.
emin değilim saçma olabilir.
iş,yarışma kovalamacaya devam.

hala canımı sıkan şeyler var ne tuhaf  ^^
acil dinlendirmem lazım kendimi.
sonra fena patlayabilirim.


hiçbirşeyiözlemiyorumaslında.

meraba ben şenol.
okullu oldum.
94-95 falanlar.
5+4 akdeniz eğitim programına hoş geldiniz..
wiseman kafamda var artık.
bilgisayar şart.
burs olursa çok güzel de iyi olur.
her kış zayıflıyorum
tembelim gaza gelmem lazım.
2 bıçıkta gola içiyom hahaha

taşınmam lazım acil.

birikinti

çok fazla değil ama birikti.
14 gün daha paylaşmazsam ; 2 ay olucak ya da 14 gün daha birikmiş olucak.





bir film :     chungking express     /    Wong Kar - Wai

ya

söyleyecek pek bir şey bulamıyorum

küfür gibiyim. 

(istanbuldangeriyekalanlarıdahasonra...)

beklentiyi beklemek..

so

everything is ok.

happy to hanground.

wanna learn french

today i had got a job for 5 month +

üstelik

dün gece  quintin  4. Level'e geçti. dı orcinıl renklerine kavuştu ( popo kızıl tüylü gövde ve bacaklar siyahımsı füme gibi ) 

bugün sencan'ın arabasını kullandım çok keyifliydi.

yarın istanbul'a gidiyorum hemdeee 8 mayısa kadaaar =)

kaptan yemeğe çıksın ben gemiyi batırayım

"hipodroma gitmemin nedenlerinden biri alışkanlığın gücü; hepimiz bu gücün etkisi altındayızdır. gidecek bir yer, yapacak bir şey. erken eğitilmişiz bu konuda. kımılda, katıl. dışarda ilginç şeyler oluyor belki? kaçırma. ne kadar boş bir düş. barlarda hatun tavlamaya çalıştığım günleri hatırlatıyor bana. aradığım kadın belki budur ümidi. bir başka rutin. düzüşürken bile içimden; bu da başka bir rutin, yapmam gerekeni yapıyorum, diye geçirirdim. kendimi gülünç hisseder, yine de devam ederdim. başka ne yapabilirdim ki? durmalıydım. hatunun üstünden inip, "bak güzelim, saçmalıyoruz. doğanın oyuncaklarıyız," demeliydim. "nasıl yani?" "yani, güzelim, iki sineğin düzüşmesini izledin mi hiç?" "sapiksin sen! ben burdan çikiyorum!" insan kendini çok derin tahlil etmemeli, yoksa hiçbir şey yapmaz, yaşam durur. bir kaya parçasının üstünde hiç kımıldamadan oturan bilgelere döneriz. bu da ne kadar bilgecedir bilemiyorum. aşikar olanı silerler ama bir şey sildirir onlara. tek bir sineğin kendiyle düzüşmesi gibidirler bir anlamda. kaçış yok, etki yok, etkisizlik yok. kendimizi zarar hanesine yazmaktan başka çare yok: oynayabileceğimiz bir hamlemiz kalmamış. mat olmuşuz."

hadi

yambs!

kendimi durduracak kadar büyümemişim. kendime bile cevap veremediğim zamanlar cıks.

ne kadar anlam yüklersem o kadar anlamsız oluyor..

huzur sancısı | patlamamış mısır gibiyim.

şaşkınım hala.

the ballad of me

sabır ve beklemek kavramlarını birbirine karıştırmış gibiyim.
üretkenlikten uzak olduğum bir dönemden sıyrılmaya çalışıyorum ve bunun gibi dahasını yaşarken ben, bambaşka olayların ortasında bir şeyler yapması beklenen insan profili üzerime deri gibi yapışıyor.

tacik douş buralarda yahudi doaç ft. yaralı bobo ^^

çılgın pazardı.

Such highs and lows
You put on quite a show
All these highs and lows
And you're never really sure
What you do it for
Well do you even want to know?
You put on quite a show

kafamlabirliktegiricemsınava

Ne zaman bu şehirden kaçıp gitme isteği gelse, bir köşeye oturup geçmesini bekliyorum. Gidersem dönmem çünkü, biliyorum.  Cemal Süreya 

gelemedimburalaraoralardaydım

yine şahıslara fazla değer verdiğimi düşünmeye başlamıştım ki kulağımın içine içine bağırdılar aslında aslında diye bir şey yoktur ama aslında böyle olması gerekiyor diye..

offs ve poffs poyraztor son 2 güne damgasını vurdu bu arada kbr rulazz!  başını bile döndürüyore ^^

yine caminin duvarında oturduk.. beklentiyi beklediğimiz yerlerden..
arzu'nun taklidini yapa yapa umarım benzemem ona.
ablamın poğaçaları ve etimek tatlısı şahane oldu.
sonra mantarlı hamburgerde güzeldi.

ne yapsam bilemedim ama 1 nisanda sınav var şaka gibi.
man on the moon...

şaşkınım hala

neyi özlediğimi bilmeden çok özlüyorum..
bir nihilistin nihilizm hakkında konuşmaması gerektiği gibi susuyorum.

.

.

hala hayattayım sanırım.

fevkaladenin fevki

kadın..