here !

here !

29 Şubat 2012 Çarşamba

mutlaka bir hikayesi olmalı..

aslında işin aslı ;
'' bayan zwida deniz zambağı oteli'nde kalıyordu,zaten adını gidip otel katibinden öğrenmiştim,bu onun kulağına da gitmiş olmalı,bu mevsim petkwo'da tatil yapmaya pek az kişi gelir, kaldı ki gençlerin sayısı bir elin parmağını geçmez,onunla böyle sık karşılaştığım için günün birinde kendisine selam vereceğimi umuyor olmalı. olası buluşmamızı engelleyen nedenler birden fazla. en başta, genç bayan zwida deniz kabukları topluyor ve bunların resimlerini yapıyor; benim de yıllar önce yetişme çağımda güzel bir deniz kabuğu koleksiyonum vardı, ama sonra hiç ilgilenmedim ve sınıflandırma,biçim bilgisi, değişik türlerin coğrafi dağılımı gibi bilgilerin tümünü unuttum; bayan zwida ile konuşursak söz kaçınılmaz biçimde deniz kabuklarına gelecekti ve ben o zaman nasıl bir tutum içine gireceğime karar veremiyordum: bu konuda kesinlikle cahilmiş numarası mı yapacaktım, yoksa uzak geçmişte ve belirsizlik içerinde yitip gitmiş deneyimimden mi söz edecektim; bu deniz kabukları konusu, sonuçlandırılmayan ve yarı yarıya silinen şeylerden oluşan hayatımı yeniden gözden geçirmemem neden oluyordu,işte beni kaçmaya yönelten huzursuzluğum da bundan kaynaklanıyordu.
 buna ek olarak kızın deniz kabuklarını çizmesinde,dünyanın da ulaşabileceği, bu nedenle ulaşması gereken bir kusursuzluk arayışı içinde olması var; ben ise bir süredir bunun tam tersine kusursuzluğun ayrıntısal ve raslantısal olarak üretildiğine, bu nedenle ilgi görmeyi hak etmediğine, nesnelerin gerçek doğasının yalnızca çöküntü durumunda ortaya çıktığına inanır oldum; bayan zwida'ya yaklaştığımda onun resimlerine ilişkin birkaç yorum yapmam- görebildiğim kadarıyla son derece zarif çizim yapıyor- ve bu nedenle ilk anda aslında reddettiğim ahlaki ve estetik ülküye uygunluğunu dile getirmem gerekecek ya da ilk ağızda onu yaralamayı göze alarak duygularımı ortaya koyacağım...''
italo calvino | bir kış gecesi eğer bir yolcu  (s.67-68)  (tuvalette herhangi bir sayfası açıp okuduğum kitaplardan)


neyse alıntılananlarla birlikte ' ne yapsak olmayacak ' gibi.

ömrümüzün yarısı, hoşlandığımız insanları çözmekle diğer yarısı ise çözdüğümüz ilişkilerin sağlamasını yapmakla geçiyor.


















28 Şubat 2012 Salı

bir kış gecesi eğer bir yolcu*






















dün eğlencenin dozu doruklardaydı yine.
paylaşamadığım çok fotoğraf var =)

dolu yağdı kar gibi  sonra sucuk yedik garip bir şekildi.

olaylar olaylar | come closer.

26 Şubat 2012 Pazar

kırk yılda bir gibiyim.













güzel pazar günleri..
çok güzeldi / bize her gün cumartesi- pazarda iyi oldu hani.
işte öyle sevgi pıtırcığı gibi hissediyorum.


25 Şubat 2012 Cumartesi

bi dakka bi dakkaaa



kayıtlarda bulunması bakımından yazıyorum;  dün berk efendi vardı.


çok fena kayboluyorum..






kedilerin kuşları kaçırdığı zamanlar..





bugün yine hava çok güzeldi böyle bulutluda değildi hani.

23 Şubat 2012 Perşembe

bir cumartesi


aslında bize her gün cumartesi.

önceki cumartesileri aklıma geldikçe artık.